27 Ağustos 2012 Pazartesi

Türkiye'nin en büyük öğrenci topluluğunun arasında bende bir öğrenci olarak bulunmak istediğim için http://www.hocam.com

21 Mayıs 2012 Pazartesi

DİLLER SUSUNCA PANKARTLAR KONUŞTU

        Günümüzde taraftarlık yalnızca takımlarla değil, sosyal içerikli mesajlarla da pankartlarda hayat buluyor. Hem takımlarına olan sevgilerini hem de duyarlılık gösterdikleri konuları bir ağızdan sessizce haykırdıkları pankartlar her takım için hayati önem taşıyor.


    Ülkemizde her spor kulübünün bir veya birkaç tane taraftar grubu bulunuyor. Bu taraftar gruplarının amacı gönülden bağlı oldukları bu spor kulüplerini en iyi şekilde desteklemek ve sonucunda da başarıya ulaşmaktır. Kimisi futbolda kimisi basketbolda kimisi ise su topunda kimisi ise o kulübün çatısı altındaki bütün branşlarda takımlarını desteklemektedirler. Sporcu  için forması, hakem için düdüğü, saha için yeşil çim, stat için taraftar ne ise, kulüpler içinde taraftar o derece önemlidir. Şartlar ne olursa olsun tribündeki yerini alır ve sesinin son gücüne kadar takımına destek verir. Sesi tükendiği anda ise devreye pankartlar girer. Bu pankartlar kimi zaman komik kimi zamansa toplumsal mesaj olarak karşımıza çıkmaktadır. Açılan bu pankartlar ise hiçbir şarkıya sığdırılamayan düşüncelerin kartonlara, bez parçalarına, kağıtlara yansımız halidir. çünkü pankartların tv yoluyla kitlelere ulaşmak gibi bir gücü vardır. bu gücü kullanmak isteyen taraftarlar da düşüncelerini pankartlara yansıtmaktadır. bu pankartlar sayesinde kimisi evlenme teklifi yapıyor, kimisi kulüp başkanını istifaya davet ediyor kimisi de sosyal yardım için topluma seslenmeye çalışıyor. Ülkemizde bütün taraftar grupları pankart açarken bu konuda en çok tanınmış ve ilgi gören taraftar gruplarının başında ise ÇARŞI ve BOZ BAYKUŞLAR gelmektedir.

“GÜNEŞİ TOPLUYORUZ SANA DAYAN,
 BİZ VARIZ ÜŞÜMEYECEKSİN VAN
        Gidilen her maç ayrı bir heyecandır Beşiktaşlı ÇARŞI grubu için. Çünkü her maç farklı sözler, şiirler, besteler demektir. Sözün bittiği yerde ise pankartlar devreye girer onlar için. Düşüncelerin,  sosyal mesaj haline getirilip kitlelere ulaştırma çabasıdır onlarınki. ÇARŞI Grubu sevdalılarında Erdem Aslan bunlarda sadece birisi. Pankart  hazırlamanın  başlı başına emek,  düşünmek, tasarlamak, yazmak ve en önemlisi de onu  hissetmek olduğunu söyleyen Aslan sözlerine şu şekilde devam etti:” Türk toplumu olarak yaşadığımız acıları ortak bir dille haykırmaktır pankartlarımız. Benim için en anlamlı pankartımızsa Van’daki depremzede vatandaşlarımız için açtığımız yüreğimizle hazırladığımız pankartımızdır: “ Güneşi topluyoruz sana dayan, biz varız üşümeyeceksin Van “ özellikle bu pankartımızdan sonra halkımız daha duyarlı olmaya başladı. “ dedi.

“HAKEM HAKLI BEYLER”
        Her taraftar grubunun pankartları oluşturma amacı farklıdır elbette. Ancak komik pankartlar denince akla gelen ilk taraftar grubundan birisidir İstanbul Büyükşehir Belediyespor’un taraftar grubu BOZ BAYKUŞLAR. Taraflı tarafsız herkesin beğenisini kazanmış çoğu zamanda hazırladıkları pankartlarla insanların neşesine neşe katan bir gruptur. Mehmet Korkmaz’da bu grubun peşinde koşan bir avuç taraftardan sadece birisi. Korkmaz,” Endüstriyel gelişme beraberinde futbolun da endüstriyelleşmesine sebep oldu. Bizim amacımız futboldan zevk almak, eğlenmektir.  Bu yüzden de pankartlarımızda komik şeyleri vurgulamak istiyoruz.”dedi. Eroğlu , ”  Bizler birkaç yıllık grubuz ve taraftar sayımız  oldukça az. Bizde her maçta takımımızın peşinde koşmaya çalışıyor ve de hazırladığımız pankartlarda insanların dikkatini takımımıza çekmeye çalışıyoruz.  “Hakem haklı beyler” ve “Çanakkale geçilmez! dedik dedik inanmadınız. Bak ne oldu şimdi ??” pankartlarıyla da insanların dikkatini çektik” diye ifade etti.

‘’KIRICI DEĞİL DÜŞÜNDÜRÜCÜDÜR’’
        Takımları hayat gayesine dönüşmüş insanlar için bunu yazılı hale getirmek ve takımına duyurmak önemlidir. Bunun en uygun yolu ise pankartlardır. Pankartlarla takımla ilgili hisler hem diğer taraftarlarla hem de futbolcularla kolayca paylaşılır. Bazı taraftarlar pankartı namus kelimesiyle tanımlayacak kadar önemsiyorlar. Bursaspor ‘un taraftar grubu olan TEXAS’ın gönüllü üyelerinden Ümit Odacı; ‘’ Pankart bir grubu temsil eder. Bu yüzden pankartlarımızı seçerken her zaman kendi misyonumuzu yansıtmaya ve menfaatsiz olduğumuzu belirtmeye çalışıyoruz. Texas’da açılan bu pankartların önemi de Texas’ı temsil etmesi ve bizim için büyük önem taşımasıdır. Açtığımız pankartlar genel olarak kırıcı değil düşündürücüdür. Dalga geçer gibi görünür;  fakat doğruyu anlatır. Amacımız bir kuruma yada kişiye ulaştırmak istediğimiz mesajı iletmek. Yasal ve toplumsal değerler dâhilinde açık, özgürlükçü ve alternatif söylemler kullanmaktır.”Teslim ol İstanbul!” pankartıda en beğendiğim pankarttır’’ dedi.

BU SEVGİ BİR GÜNLÜK DEĞİL
 EBEDİ OLGUDUR
        ‘’Pankart açıyoruz çünkü ne düşündüğümüzü herkese göstermek istiyoruz. Biz sadece taraftar değiliz biz Sakaryasporun bir parçasıyız ve bunu herkese göstermek istiyoruz.’’ TATANGA grubunun fanatiklerinden Emre Ekrem takımına olan sevgisini bu şekilde ifade ediyor. Ekrem, ”Bizim düşündüğümüz tek şey Sakaryaspor aşkı ve onlara olan sevgimizdir. Bu sevgi bir günlük değil ebedi olgudur. Bu yüzden de pankartlarımız, Sakaryaspor’umuza  destek olmak, onları ateşlemek ve her zaman onların yanında olduğumuzu gösteren yazılardan oluşmaktadır. En önemli sloganımız olan “inananlar asla kaybetmez” ve” pes ederse şerefsizdir depremin cocukları” açtığımız pankartlara birer örnektir. “ dedi.


BAZI PANKARTLAR






TARAFTARIN GÖRÜŞÜ

Her spor dalının kendine özgü hitap biçimleri vardır. Pankartlar taraftarların, destekçilerinin hayata, olaylara bakış açılarını ve tepkilerini ortaya koyabilen ender nesnelerdir.  Sosyal mesajlarıyla, takımlarına duydukları sevgiyi, güveni ortaya koymayı sağlayan pankartlar yıllar geçtikçe daha fazla amaca hizmet etmeye devam edecektir.

20 Mayıs 2012 Pazar

Efsanenin doğuşu...

Trabzonspor, 2 Ağustos 1967'de kurulan Trabzon, Türkiye merkezli spor kulübü. Özellikle futbol şubesiyle tanınan kulüp, profesyonel futbol ligleri tarihinde şampiyon olan 5 kulüpten biri ve şampiyon olmayı başaran ilk Anadolu kulübüdür.

TS renklerinin seçimi

Trabzonspor'un renklerini; Trabzon'un simgesi olan hamsinin gözünün bordomsu duruşu ve teninin mavimsi grisinden aldığı veya iki takımın (İdmangücü ve İdmanocağı) birer renk seçmesiyle aldığı gibi iddialar olsa da; Trabzonspor renklerini, kurulduğu dönemde İngiltere'nin en başarılı takımlardan biri olan Aston Villa'dan aldı. Eski Kulüp Başkanı Şamil Ekinci, İngiltere'den gelirken; Aston Villa'nın formalarını getirmiş ve Trabzonspor ilk yıllarında Aston Villa'nın Trabzonspor Logosu takılmış formalarıyla mücadele etmiştir. Bundan dolayı, Trabzonspor'un renklerinden olan mavi, açık mavidir.

TS armasının anlamı..

Trabzonspor; takımın kısaltması olan "TS" ibaresinin bordo zemin üzerine birleşik yazı karakteriyle mavi olarak yazılmasıyla oluşan takım logosunu kullanmaktadır.T ve S karakterlerinin birleştiği noktada takımın kuruluş yılı olan 1967 ibaresi vardır. Ayrıca TS ibaresinin üzerinde spor dallarını temsilen bir top figürü, oval dikdörtgen şeklinde olan ana gövdenin üst tarafında ise takımın 6 şampiyonluğunu belirten sarı renkte bir yıldız bulunmaktadır. Arma, 16 Mayıs 2003'te kulüp adına tescil edilmiştir.

Beklerim...

Ortasında kalbimin,Bir yer açtım senin için.İstersen sonsuza kadar,Şampiyon Olma Beklerim.....T R A B Z O N S P O R

Şampiyonlar şampiyonu...

Her Bordo içinde bir Mavi saklar. Her Mavi mutlaka bir bordo arar. Adının önüne şampiyon yazar. Şampiyonlar Şampiyonu TRABZONSPOR

Ölümüne...

Seyirci değil; TARAFTAR, Moda için değil; FORMA için, Kupa için değil; ARMA için, Hava için değil; SEVDA için, 90 dakika değil; ÖMÜRBOYU, Ayrı ayrı değil; OMUZ OMUZA, Şerefsizce değil; ONURLUCA, Utanarak değil; GURURLA, Eğilerek değil; DİMDİK, Koltukta değil; BETONDA, Minderde değil; ÇAMURDA, Skorda değil; VEFADA, Bazen değil; HER MAÇTA, Ölümüne; TRABZONSPOR...

aşk-ı TS

Sarhoş etti bizleri formandaki arman,Ruhumuzu eritir içimizdeki sevdan....TRABZONSPOR

Kalbimin kuzey kapısı T R A B Z O N...

Bu şehri sevmek aşka sebeptir, yeşilin içinde maviyi yaşamaktır... ganitada oturmak, denizi özlemektir. İçindeyken lanet şehir deyip, ama ordan ayrılınca ne kadar sevdiğini anlamaktır...

Ula hiç kafanız çalışmay...

Karadenizde köyün birinde bir çukur varmış ve pek çok kişi içine düşüp yaralanıyormuş.Köyün ileri gelenlerinden 3 kişi toplanmış ve çözüm aramaya başlamışlar.Birincisi demiş ki: - Çukurun yanında bir ambulans beklesin ve düşenleri hemen hastaneye yetiştirsin.. Diğeri: - Çukurun yanına hastane kuralım, böylece hastaneye götürmek için zaman kaybetmeyiz.. Sıra Temel' e gelmiş: + Ula hiç kafanız çalışmay, habu çukuru kapatalum ve hastanenin yanında bir çukur açalum da :))

Futbolcu Temel ile Dursun...

Temel ile dursun futbolcuymuş. Bir gün sohbet ederken temel sormuş: - La dursun öbür dünya da futbol varmıdır ? Dursun: - La bende bilmeyrum. Kim önce ölürse ötekine mektup yazsın. ve dursun ölmüş. Temele mektup gelmiş: - La temel saa bir eyi bide kötü haberim var eyisi burda futbol vardır. Kötüsü bu haftaki maçın kadrosunda sende varsın :D :D

11 dalda oscar kazanacağız...

Okyanusta büyük bir gemi hızla ilerliyorken, bir an gemi kaptanı herkesi güverteye çağırmış. Herkes güverteye toplanınca: - "Size bir kötü bir de iyi haberim var" demiş. "Hangisi ile başlayayım?" - "İyi olanla" demiş yolcular... - "11 dalda oscar kazanacağız..."

Nasıl kandurdum o enayi adamı ama ...

İri yarı bir adam kahveye girmiş. - Hasan cimdur? - Penum, demiş adamın biri. Adam bu adamı bir güzel pataklamiş ve yüzünü gözünü kan içinde bırakmış. Sonrada çekip gitmiş. Adam gittikten sonra dayak yiyen adam başlamış gülmeye. Kahvedekiler şaşırmış ve hemen sormuşlar: - Ya o kadar dayak yedin, yüzün gözün kan içinde. Ne diye durmuş gülüyorsun simdi. - Penum adim Hasan teğul Temel, nasıl kandurdum o enayi adamı ama...